Boyu da Anlattıkları da Kocaman Bir Kitap

Türk Edebiyatının genç kuşağı sayılan isimlerden Ayfer Tunç’un yazdığı bir roman okunmayı ve üzerinde konuşulmayı fazlasıyla hak ediyor. Öncelikle kitap kalınlığı ile dikkat çekiyor ama vazgeçmeyip devam ederseniz sayfalar elinizin altında eriyip gidiyor.

Hiçbir şekilde sıkılmadan sona geliyorsunuz. Okuduğunuz için de kendinizi adeta çoğalmış hissediyorsunuz. Sözünü ettiğimiz romanın kalınlığından başka ismi de çok dikkat çekiyor. Bahsedilen kitap “Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi” adını taşıyor.

Onlarca Kahraman Bir Arada

Romanda ismi verilmeyen bir şehrimizdeki “Ruh Hastalıkları Hastanesi” bütün hastalarıyla, çalışanlarıyla, çalışanların aileleriyle, daha doğrusu herkesin hikayesiyle anlatılıyor. Kendileri fark etmeseler bile herkes bir şekilde birbiriyle bağlantılı. Sonuçta siz onlarca roman tipiyle bir arada yol alıyorsunuz. Bu kadar kişi, bu kadar hayat hikayesi, bu kadar bağlantı nasıl düşünülür, nasıl yazılır, işte ustalık buradadır. Hiçbiri size yabancı değil. Sonuçta anlatılan bütün bir memleket hikayesine dönüşüyor.

Anlatılanlar hep bizden kişiler, sokaklarda rastladıklarımız. Bu hastane nerede acaba diye aklınıza gelmiyor, çünkü  memleketin her yerinde olabilir. Bütün bu öykülerin hepsi sonuçta tek tek sonuca ulaşıyor, siz bazı yerlerde mizah romanı okumuş kadar gülüyorsunuz. Çünkü aslında çok bilinen bir ifadenin değişik bir çeşidi oluyor bu kitap. Ağlanacak halimize gülüyoruz.